MİNA DERNEĞİMİZİN ADAK KURBANI FAALİYETLERİ DEVAM EDİYOR

Prof.Dr.Semiha hocamızın oğlunun adağı idi .Allah kabul etsin.
Rabbim muradına nail eylesin inşallah.

 Adak kurbanı tıpkı akika ve şükür kurbanları gibi farz olmayan ve kişinin isteğine bağlı olan kurbandır. Adak kurbanı, bir şeyin olması, bir durumun gerçekleşmesi ve istenilen bir şeyin elde edebilmesi için adanan, bu durum gerçekleşince kesilmesi gereken kurbandır. Adak kurbanı, istenilen her şey için adanabilir. Genellikle kişiler çok istedikleri durumlar için adak kurbanı adarlar. Adak kurbanından kimse ibadet olarak yükümlü değildir. İstek doğrultusunda kesilir. Ancak adanan kurbanın dilenen adak gerçekleştiği zaman mutlaka kesilmesi gerekir.

 Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de, verilen sözde durulması, ahde ve akitlere bağlı kalınması emredilmiştir. Peygamber Efendimiz de (S.A.V) Allah’a itaat kabilinden adakların yerine getirilmesini istemiştir. Adak kurbanının etinden adak sahibi, anne, baba, dede ve nineler çocukları ve torunları yiyemez.

Adaklık kurbanı, kişi kendisi kesebileceği gibi, vekâlet yoluyla başkasına da kestirebilir. Vekâlet yoluyla kurban kestiren kişi, bulunduğu yerdeki birisine vekâlet verebileceği gibi, başka bir yerdeki kişi veya kuruma da vekâlet verebilir. Vekâlet, sözlü veya yazılı olarak verilebileceği gibi telefon, internet, faks ve benzeri iletişim araçları ile de verilebilir.